25 Kasım 2014 Salı

Hüzün

kızıl bir yapraktır,
hüzün
şen dalından.
esen rüzgarlarında,
sonbaharın
için için yer kendini

beyaz bir köpüktür dalgalarında
hırçın denizlerin
bir balıkçı teknesidir hüzün,
kalakalmış
bencileyin
için için yer kendini
bitiremez...

mavi bo
şluğunda
gökyüzünün
süzülen bir turna'dır hüzün...
göçüp durur sürekli
kendi içselliğine
için için yer kendini
bitiremez..
vurur kendini ...

içindeki bitmez sava
ştır hüzün
insanoğlunun..
sindiremediği,
gerçeğini hayatının..
hesaplaşandır vicdanıyla
için için yer kendini,
bitiremez..
vurur kendini,
her defasında yenibaştan....(kasım 2014)



19 Kasım 2014 Çarşamba

nasıl da duyumsadım
gökyüzünün özgür,
rüzgarın mutluluk olduğunu..
her günün
umutsuzluğa doğduğunu..

nasıl da duyumsadım
sevginin zayıf,
bencilliğin hoyrat kaldığını..
derin kaygı ülkesinde
umarsız sevdalar  olduğunu...

nasıl da duyumsadım
hayatın her daim şaşırtan
alaycı palyaço ülkesi olduğunu..
papatya kokulu bahçede
gerçeklerin aslında acı oluğunu..


 saçlarının dalgası vurmuş kıyıya
parıldıyor ayışığında.
Uzaklarda mısın?
yoksa, yalnızlığının gölgesinde
koyu bir sis mi kapladı seni?
taşkın sellerine kapılan ırmakların
kapılıp denizinde gördüm benliğimi...
Gözlerim,
bir umutsuzluk rüzgarı
eser sonsuz hüzünle kaldırımlarda
çınar yaprakları dolu parklarda
kalbim,
bir gizemli sır,
sonbahar yelinde...
..ve her şey
bu kalbin içinde...(izmir)