14 Mart 2016 Pazartesi

ygs, ankara, patlama vs...

oğlum dün sabah ygs'ye girdi. en önemli sorunumuz buydu dün  sabah itibariyle. kaç puan alacak, nasıl geçecek, dualar, çişi gelir mi acaba, bu sene istediği yere girebilecek mi, zamanı yetecek mi falan. çıktığında yüzü gülümsüyordu, eşim ben düşüncelerde iken stresten ağlamış, iyi geçti dedi, dersane ortalamaları civarında net gelir dedi, yeter bize canın sağolsun oğlum dedim, elinden geleni yaptın, ama lys de var 2 aşamalı sınav bu, sonuç ne olursa olsun pes etmek yok dedim.tamam baba dedi. napalım nereye girmek istersin kızılaya gidelim mi dedim, yok ben her gün kızılay dayım zaten dedi, başka yere gidelim dedi, çayyoluna bir kafeye gittik. akşam 17:30 civarı döndük. kaç zamandır bira falan içmiyordu rahatlasın diye beraber içtik. arabayı şaşmaz yolunda ona verdim o kullandı. evde çay içerken haberlerde ankara kızılayda patlama, çok sayıda ölü ve yaralı haberi geçildi. daha nekadar olmuştu ki merasim sokaktaki saldırının üzerinden. hemen internete baktık twitter ve face yavaşlamıştı, sonra hepten gitti. ama oğlum yaşındaki çocukların cesetleri ayaklarında N yazılı ayakkabılarıyla bir sürü genç sabah ygs ye girmişti, stres atıyorlardı muhakkak, ama şimdi yoklardı. bu ne menem bir şeydir. oğlum kızılay'da neredeyse her gün yüksel caddesindeki dersaneye gidiyor, kızım kızılay'da meşrutiyet caddesindeki dersaneye gidiyor haftada 3 gün, benim işyerim kızılay'da hafta içi her gün iş yerine geliyorum. 

İç İşleri bakanı basın toplantısında: terörle mücadele hız kesmeden devam edeceğiz,ama böyle saldırılarda %100 başarı mümkün değil. 10 ekim ankara garı, 17 şubat merasim sokak, 13 mart güvenpark ve yüzlerce ölü ve yaralı. nasıl bir şeyle karşı karşıyayız ki %100 başarılı değiliz ama görevlerimizi yaptık, ihmalimiz yok, ama 5 ayda ankara, cumhuriyetin başkentinde beş ayda 3 bombalı saldırı yapılbildi. ne kadar güvendeyiz sayenizde. ne kadarını önlediniz de 5 ayda 3 saldırı yapıldı. düşman kimdir, nedir, amacı nedir...

AKP tandanslı hızlı uzman gazeteci Abdülkadir Selvi beyfendiler dün akşam buyurdular: terörle yaşamaya alışacağız. alışmak yaşayan canlıların hareketidir. ölen insanlar artık alışamazlar, yokturlar çünkü. enflasyon mu bu alışmak zorundayız, 90lı yıllarda böyle derlerdi ekonomistler. ama öyle olmadığını, çözümün olduğunu gördük.terörün de çözümü vardır her zaman değil mi? öyle olduğuna inanmak istiyorum. 

Bomba yüklü araçlarla saldırı. araç kayıtları tamamen devletin envanterinde.hırsızlık ve saire olduğunda izini sürebilme yeteneğine sahip devlet. benim arabam çalındığında istanbul'da polisler demişlerdi bana : sen bu arabayı unut, bulunması imkansız, ama üstten bastırırsan mümkün olabilir diye. bende EGM GMY'sine ulaşmıştım ve aynı gün akşam 17 civarı arabam bulunmuştu, hasarsızdı, GOP taki polisler şaşırmışlardı, aynı gün bulunan araba imkansız bir şeydi, nasıl yaptın diye. bir kişi bir yerden bir yere gidecekse gideceği yerlerde ya otelde ya misafirhanede  yada konu komşuda kalır, otel ve misafirhaneler emniyetin yani devletin kontrolünde olan yerlerdir. diğer yerler ise istihbarat ve muhtarlık ağıyla kolayca izlenebilir.Başkentte 5 ayda 3 saldırı ve bu kadar rahat araçlarla bombaları sokuyorlar, burda bir şeyler beni ikna etmiyor. meslek icabı soruşturma konularıyla içli dışlıyımdır. bir konu geldiğinde önce elimizde ne var diye bakarım. sonra olmayanlara nasıl ulaşırım. bilgi ve belge toplar, sonuca ulaşırım. burda sonuca  ulaşılamıyorsaya ihmal ya koruma vardır diye düşünüyorum.

Bu ülkede 700binin üzerinde asker, 250 bin civarında polis ve 10bin civarında istihbarat görevlisi var. toplam 1 milyonun üzerinde bir rakam bu. ülke nüfusu 70 milyon ise 80 kişiye 1 güvenlik görevlisi var ve güneydoğuda askerimiz sura bayrak çekti diye sevinir duruma geldik. orası bizim zaten arkadaş.güvenlik zaafiyeti olması için illede beştepe'deki saraya mı bomba atılması gerek. oğlum yada kızım yaşında gencecik hayatlar yitti gitti. bu ne acımasız bir terördür. amacı ne, kimler planlıyor, insan olmaları zaten mümkün değil, 

Arkadaş sen cemaatle işbirliği yapıyorsun, anlaşmazlık çıkıyor muhtemelen paylaşımda, beni kandırdılar diyorsun, bunlar devlete sızmış terör örgütüdür, benim suçum yok diyorsun anladık. genel seçimlerde sana oy verdiler yerel seçimlerde hdp ye oy verdiler anlaştınız, karşılığında açılım dediniz, bu sayede belediye olanakları ile şehirlerin bomba ve mühimmatlarla doldurulmasına göz yumdunuz, daha sonra anlaşamadınız, açılım olmadı sonuna kadar savaşacağız dediniz anladık. esad dostundu esed oldu, suriyenin iç işlerine karıştınız, sınır güvenliğini sağlayamadınız, daha sonra 3 milyon suriyeliyle birlikte suriyedeki terörü de ülkeye ithal ettiniz. hala daha alacağız diyorsunuz. başkenttin göbeğinde 5 ayda 3 kez bombalı saldırı oluyor. 

Zaafiyet ile ilgili olarak: ABD büyükelçiliği vatandaşlarını uyarıyor. terör saldırısı olacak diye. Eşimin öğretmen arkadaşı cumartesi face'den paylaşmış. arkadaşlar ne kadar doğrudur bilmiyorum. filipinler büyükelçiliğinde arkadaşım söyledi, kızılay'da terör saldırısı olacakmış, kızılay civarına gitmeyin diyor. ben de sonra bu uyarıyı gördüm. bunlar tesadüf olamaz. her büyükelçilik uyarmış. muhtemelen istihbaratı mitten alıyorlar, ama bu ülke kendi vatandaşlarına bir uyarıyı çok görüyor.

10 ekim saldırı sonrası şöyle demişlerdi: 400 mv verseydiniz bunlar olmazdı. aradan zaman geçti 24, star, show,kanal7 vs sürekli başkanlık sistemi ne kadar iyi, halk ne kadar destekliyor anketleri, uzman söyleşileri yayımladırlar.dün akşam ankara'nın göbeğinde bomba yüklü araç patlamış, gencecik canlar, umutlar gitmiş, bir tv kanalında başkanlık sistemini destekliyor musunuz anketi var.ne demeli...insan yaşamının hiç mi değeri yok.en önemli sorunumuz bu mu?

Roma atasözü: İs fecit huic Prodest. Kimin işine yarıyorsa o yapmıştır der, hocam Mahir Kaynak da böyle derdi çok zaman. yanlış anlaşılmasın Gazi İİBFden iktisat hocamdı Mahir Kaynak. biz daha sonra öğrendik mitçi olduğu. of..oğlum dersanede.ben iş yerindeyim.yarın  ve daha sonraki günlerde hangi yollardan gitcez, kızılay'da yada ankara'da nerelerde dolaşılmamalı, riski ne kadar indirilebilir, giden genç çocukların hesabını kim verecek.Allah belasını versin işine yarayanın da, yapanında, aracı olanında, kullananın da......Amin....

2 yorum: